DOLAR 32,5201 -0.09%
EURO 34,8051 -0.19%
ALTIN 2.426,85-0,12
BIST 9.720,380,78%
BITCOIN 2119711-3,05%
Düzce
30°

KAPALI

19:56

AKŞAM'A KALAN SÜRE

310 okunma

KELEŞ’TEN DOBRA AÇIKLAMALAR

ABONE OL
16/12/2018 18:03
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş, konuk olduğu Öncü TV’nin “Kitabın Ortasından” programında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Partisi tarafından başkanlık görevinden alınması ile ilgili “Başarısız değilim, suç da işlemedim; neden görevden alındığımı bilmiyorum” diyen Keleş, “Bana tekrar belediye başkanı olur musun, vekil ya da il başkanı olur musun deseler bayıla bayıla olurum.” sözleri ile göreve hazır olduğunu vurguladı.

Konu parti olunca iç çekişmenin bir kenara bırakılması gerektiğini vurgulayan Keleş, Başkan Adayı Faruk Özlü’yü kast ederek, “Eğer bizden yardım isterse tabii ki yardımcı olacağız.” dedi. 

Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş, Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu “Kitabın Ortasından” programına konuk oldu.

Keleş, belediye başkanlığı döneminde yaptığı çalışmalardan, görevden neden istifa ettirildiğine kadar birçok konuya açıklık getirirken, partisinden bazı isimleri eleştirmekten çekinmedi.

“Yaptığınız her şeyi beğendirmek zor”

“Düzce için hiçbir şey yapmadı” diyenlere, Düzce’de yaptıklarını anlatan Keleş, şu ifadelerde bulundu: “Yaptığınız her şeyi beğendirmek zor. Depremden sonra Düzce Belediyesi çerçevesinde yapılmış hangi hizmet varsa, şimdi sayacağım size. Bastığınız asfaltı, kaldırımı ben yaptım. Doğal taş kaldırımları ben yaptım. Direkleri ben diktim. Ağaçları ben diktim.

“Başkaları bir şey yapmadı” demek istemiyorum. Ben geldiğimde belediye binası yoktu. Belediye binasını biz yaptık. Kültür Merkezi yoktu ben bitirdim. Otogar yoktu. Ben yaptım. Belediyenin nikah salonu yoktu, ben yaptım. Küçüksu Parkı’nı bir de yeniden yaptık. Hatta parkın içerisine engelli parkı koyduk.

Düzcespor’un spor kompleksi yoktu biz yaptık. Bak hala açılışını yapamadılar. Geldiğimizde Anıtpark Meydanı vardı ama çehresini biz yaptık. Asar Deresi’nin taş kaplamaları ferforjelerini biz yaptık. Peki, Karaca Deresi’nde bir çalışma yoktu. Onu da biz yaptık. Küçük Melen’de deklarasyon çalışması yoktu. Biz yaptık. Kapalı pazaryeri yaptık. Kalıcı konutlar bağlantı yolu, otoban bağlantı yolu, çevre yolu, arıtma tesislerini biz yaptık.

Sayın Bakan kapattı bakalım gelince nasıl açacak? Dünyanın en gelişmiş asfalt tesislerini kurduk. Doğal taş tesisini kurduk. Düzce’ye doğalgazı biz getirdik. İlçelere ulaşmasını biz sağladık. İnönü Parkı’nı yeniden biz yaptık. Aşevi, evde bakım hizmetlerini biz kurduk. Asar ve Karaca Deresi üzerindeki köprüleri biz yaptık. Konuralp’teki her şeyi biz yaptık. İstanbul Caddesi’ni biz kapattık. Gerçi açtılar ama.” 

“Başarısız değilim, suç da işlemedim; neden görevden alındığımı bilmiyorum”

Ünsal’ın, “Bu kadar kıymetli işler yaptın da seni niye görevden aldılar?” sorusuna Keleş, şu yanıtı verdi: “Ben, beni niye istifa ettirdiklerini bilmem ama benim bir suçum olmadığını biliyorum. Bir belediye başkanı başarısız olmalı istifa ettirilmesi için. Başarısız değilim, halk anketinde yüzde 65 çıkmış başarım. Halkın çoğu da iyi demiş yani. Düzce Belediyesi’nin, Sayın Bakan Allah nasip ederse belediye başkanı olacak onu da göreceğiz.

Düzce Belediyesi’nin aylık gideri 12 milyon, geliri 10 milyon lira. Şimdi bu aradaki farkı Düzce Belediyesi kapatacak sonra hizmet için üzerine fark bulacak. Düzce Belediyesi’nin ciddi borcu var. Düzce Belediyesi’nde iki tip belediye borcu var. Cari 33 milyondu ben belediyeyi aldığımda ben ayrılırken 44 milyondu. Yaklaşık borcu 300 milyon lira. Bu borcu 1 sene ödemeseniz kendini katlar. İkinci dönem geldiğimde borç daha çok artmıştı.

Düzce Belediyesi’ni delikli kuruş yatırım bütçesi yokken biz 250 milyonun üzerinde yatırım yapmışız. Ben başarısız değilim. İki, bir konuda bir suç işlemem gerekiyordu. Bir belediye başkanı suç işlemişse, soruşturma geçirir. Mehmet Keleş olarak benim 2 konu dışında soruşturmam yoktur. Onlar da Düzce Belediyesi ile alakalı değildir.

Ne müfettiş soruşturmasına tabi tutulduk, ne de belediyeyle alakalı bir konuda hakim karşısına çıktım. Yüz kızartacak bir durumum yok. Son zamanların genel geçer bir konusu var, o terör örgütüne mensup olanlar bir takım cezaya maruz kalıyorlar. Damadımızla ilgili oldu ama öyle bir durum ama alakasının olmadığı ortaya çıktı. Ben niye görevden alındığımı bilemem. O direksiyonun başında ben yoğum, kararı ben vermiyorum. Nasıl ki belediye başkanı olduğumu bilmiyorsam, neden istifa ettirildiğimi de bilmiyorum.” 

“Eskiden partiler arasında gerilim olurdu, şimdi AK Parti içinde gerilim oluyor”

Keleş ayrıca, “Siyasette iyi şeyler yaparsın düşmanların olur, iyi şeyler yaparsın yine düşmanların olur. Siyaset yapıyorsanız birilerinin gazabına uğramanız çok normal. Eskiden partiler arasında gerilim olurdu, şimdi AK Parti içinde gerilim oluyor. AK Parti kendi içerisinde bir takım mücadeleler veriyor.” dedi.

“Düzce basını haber yaptı; bu da beni dünyaya rezil etmeye yetti”

Bir dönem kamuoyunda makam aracının plakasının “FG” olması gerekçesi ile çokça eleştirilen Keleş, şöyle konuştu: “Ben araç geldiğinde Çin’deydim. İstanbul’dan müracaat yapıldığında o günlerde sıra o seriden veriliyormuş. Bizim özellikle istediğimiz bir şey değil. Sırada da ne varsa o verilmiş. Düzce basını da, nasıl olur, diyerek haber yaptı. Aynı gün değiştirdik. O haberler bizi dünyaya rezil etmeye yetti. Benim FETÖ’cülerle alakam olmadı, olmaz da. Bunun herkes çok iyi bilir. Niye durup dururken böyle bir şey yapayım? Ben salak mıyım? Deli miyim ben?”

“O olayla kesinlikle alakam yoktur”

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun adalet yürüyüşü sırasında Düzce’de yaşanan gübre olayına da açıklık getiren Keleş, şunları kaydetti: “Sayın Kılıçdaroğlu buradan geçerken önüne bir kamyon gübre döküldü, kimin döktüğü belli yakalandılar. Kimin döktürdüğü de belli. Hangi kamyon olduğu biliniyor. Orada olmadığım ve ilgimin olmadığı da biliniyor.

Ama Mehmet Keleş döktürdü oldu. Ben terbiyesi adam mıyım? Kanun kaçağı olmadığı sürece bir terbiyesizliğimiz olmaz. Niye böyle bir terbiyesizlik yapalım? O olayla kesinlikle alakam yoktur.   

“Mehmet Keleş’i çektirdiler, ilk seçimde MHP’ye 1 milletvekili kaptırdık”

“2009 yılında, Erdoğan Mehmet Keleş’i çizdi” sözleri ile konuşmasını sürdüren Keleş, Özlü ve eski-yeni milletvekillerini hedef aldığı sözlerine şöyle devam etti: “Ben belediye başkanı olduğumda, yüzde 64’le seçim kazandık. Türkiye birincisiydik. O seçimde rekor kırdık. Bir tane belediyesini İbrahim Aykut kazanmıştı. Türkiye’de kategoride birincilik aldık. 2009’de Mehmet Keleş’i çektiler, 6 belediye gitti. Merkezde de oylar yüzde 64’den 41 buçuğa indik. Tekrar Reis beni bir daha çağırdı, git Düzce’ye düzelt dedi. Geldik 15 arttırdık oyu. Tüm belediyeleri aldık, 10-0 yaptık. Türkiye genelinde yine ilk 5 içerisinde olduk. 3 buçuk sene sonra çektirttiler Mehmet Keleş’i ilk seçimde MHP’ye 1 milletvekili kaptırdık. 

“Var mıydı en iyi çalışan elemanını Ankara’ya şikayet edip, gözden düşürmek?”

Önümüzde yerel seçimler var sonuçlarına bakacağız. Şimdi bakıyorum, belediye başkan adayı, milletvekilleri, il başkanı hepsi ayrı telden çalıyor. İlçeler başka telden çalıyor. Dedikodular ayyuka çıkmış. Bizim ne derdimiz var? Var mıydı en iyi çalışan elemanını Ankara’ya şikayet edip, gözden düşürmek? Neyimiz eksikti bizim?

“Sen il başkanını yanına alamayacak kadar ne duruma getirdin bu memleketi”

Genel merkezde iki tane adam vardı ikisi de gitti. Faruk Özlü bakanlıktan gitti belediye başkanlığı için debeleniyor. Durumu hiç iyi değil. İl teşkilatı ile arası iyiydi, şimdi kavgalı. İl başkanını yanında götürmüyor. Sen il başkanını yanına alamayacak kadar ne duruma getirdin bu memleketi? 

“Kenarda köşede dedikodu yapıyor”

Bir milletvekilimiz vardı Ankara’dan geri gelmezdi kostaklı kostaklı. Ne oldu, nerede şimdi? Kenarda köşede dedikodu yapıyor. Başka yapacağı bir şey de yok.

“Önceden kimse sormazdı, niye, diye sormazdı; şimdi sorunca, Ümit’in konuşması zorlarına gidiyor”

Adam çıkıyor şov yapıyor. E haklı. Sen iktidar milletvekilisin, 3 senedir kimse, 3-4 dönemdir kimse sana, niye bir şey demiyorsun Düzce için, diye sormuyordu Düzce’de. Ama Ümit çıkıp da hiç gereği ve lüzumu yokken bazı konular hiçbir şey olmayacağını bile bile orada gündeme getirmesi zoruna gidiyor. Niye, çünkü muhalefete bir milletvekili kaptırdın.

Düzce’nin meselesi fındığı o taşıyor kürsüye. Sen çıkıp söylesene, söyleyemezsin. Ayşe Hanım gündem dışı söz almış, sen ne anlarsın enerjiden. Biz kendi kendimizi tüketiyoruz. Bu memleketin yetiştirdiği değerlere sahip çıkmadığımız sürece yerinde saymaya devam ederiz. Mehmet Keleş’e bir şey olmaz. Ama bir şekilde bu milletin değerlerine sahip çıkıp aklımızı başımıza toplamamızın zamanı geldi. Yoksa bu millet bizi şamar atabilir.” 

“Bugün ayaktaysam AK Parti sayesinde”

Mehmet Keleş, Sadullah Ünsal’ın “Seçimlerde nerede olacaksınız?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Benim bu söylediklerimden sonra başka bir parti ile dirsek temasa geçmem söylenemez. Bugün ayaktaysam AK Parti sayesinde. Tayyip Erdoğan sayesinde. Faruk Özlü, Fevai Arslan’a kızıp da yorgan yakmam. Faruk Özlü’yü severdim ama şimdi sevmem. Seçimi kazanması için uyarılarda bulunmazsam da kendi partime ihanet etmiş olurum.”

“Bu bakış açısı ile gidersen toslarsın”

Keleş ayrıca, Özlü’ye uyarılarda da bulundu. Keleş, şöyle devam etti: “Kendisi bakan olmadan 2 sene önce bakanlığa müracaat ettim. Bakan olduktan sonra bizim projeyi rafa kaldırdı. Bakalım kendisi belediye başkanı olursa nasıl o projeyi tekrar hayata geçirecek? İstanbul Caddesi, Asar Deresi, sanayi çarşısı kentsel dönüşümü iptal ettirdi. Niye ihalesi, projesi yapılmış işleri iptal ettirdi? Yarın başkan olduğunda ne diyecek? Bu anlayışla tökezleyebilirsin. Sana güvenilmiş. Bundan sonra akıllı ol. İl Başkanı ile Mehmet Keleş ile kavga ederek iş yapamazsın. 

“Bana tekrar belediye başkanı olur musun, vekil olur musun deseler bayıla bayıla olurum”

“Bana tekrar belediye başkanı olur musun, vekil olur musun deseler bayıla bayıla olurum.” İfadesini kullanan Keleş, şöyle devam etti: “Siyaset dikenli bir gül bahçesidir. Ben ne ihanetler gördüm. Sadece Faruk Özlü değil. Neler neler oldu. Ama bugün her şey yok olmadan, bugün elimizde kurduğumuz bu devasa parti ile bugüne geldiysek milyonarca insanın emeği ve gayreti var. Kendinden başka kimseyi düşünmeyen bir insan gelip bu emeğe pisleyecekse bu olmaz. AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bugünden sonra Mehmet Keleş diye biri vardı deyip aklına gelirse tabii ki evet derim ama kendi rızamla bir yere gelmek istemem. Bu insanlar en az 15 sene beni hatırlayacaktır. Benim amel defterim Düzce’de kapanmaz. Faruk Özlü beni bin kere genel merkeze şikayet etmiştir. Şimdi kendisi belediye başkan adayı bu aradaki şeyi düşünün.” 

“Düzce’deki bütün organizasyonları onun yapması gerekiyor”

AK Parti Düzce İl Başkanı Hikmet Keskin’in kendisinin görevden alınmasında etkisi oldu mu?” sorusuna ise Keleş, şu yanıtı verdi: “Keskin Düzce’nin il başkanı bir gün görevden alınır mı alınmaz mı bilmem ama şimdi il başkanı. Düzce’deki bütün organizasyonları onun yapması gerekiyor. Çünkü Cumhurbaşkanı il başkanının ilin patronu olduğunu söylemiştir.”

Ela Bahriya Oral Bulvarı üzerindeki kavşağa yaptırdığı Rabia Heykeli’ne ilişkin de konuşan Keleş, şu ifadelere yer verdi: 

“Rabia AK Parti’nin amblemi hiçbir zaman olmadı. Rabia önemlidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın da önem verdiği bir mentaldır. Biz Rabia’yı Düzce’ye dikerken, Türkiye Cumhuriyeti’nin aslında 4 şeyidir. Yapılan yanlışı söyleyeyim. Rabia Heykeli dikmem yanlış olabilir. Ama Atatürk Heykelini indirip Rabia dikmişim gibi lanse edildi. Bizim yaptırdığımız Atatürk heykeli, Türkiye’deki ilk 3 anıt içine girer. O anıt bronzdur. O anıtı biz diktik ve ciddi para ödedik. Anıtpark’ı da, Atatürk’e yakışır bir şekilde biz dizayn ettik. Birilerinin Türkiye geneline bu şekilde lanse edilmesi yanlış. Yalova’ya gittim meclis toplantısı varmış belediye başkanı gel seni meclisle tanıştırayım dedi. Beni tanıştırınca birilerinin yüzü düştü. Bana, Atatürk heykelini indirip Rabia dikmişsin, dendi. Bakın beni nasıl tanıyorlar.” 

“Ben olsam asla trafiğe açmazdım ve orayı bir yaşam alanına dönüştürürdüm”

“İstanbul Caddesi’ni trafiğe açtılar. Proje yarım kaldı da ondan açtılar.” diyen Keleş, şunları kaydetti:

“Ben açılmasına karşıyım. Aydınlatmalar koyduk oraya. Dekoratif aydınlatmalar koyduk. Aşağıdaki caddeyi taş kaplayacaktık. Oradaki dükkanların hepsini cadde ile ilişkilendirecektik. Aralarda çocuk oyun alanları olacaktı. Oturma grupları, sanat eserleri olacaktı. Gerçekten trafiğe kapanmış olacaktı. Vatandaş oraya geldiğinde egzoz gazından, motosikletlilerden sterilize edilecekti.

Dereye doğru bütün ara sokaklar cadde ile ilişkilendirilecekti. Asar Deresi projesi için 20 milyon hazırdı, 35 milyona Asar Deresi’ni cennete dönüştürecektik. Muhteşem bir hale dönecekti. Gelir gelmez iptal ettikleri projelerden biri oldu. Motosikletlileri kesemediler, insanların gelmesini sağlayacak cazibe merkezi yapamadılar. Tahliye edilmesi gerekenleri edemediler. Mecburiyetten açtılar. Ben olmasam açmazdım dediklerimi yapardım. Mesela Çark Caddesi, İstanbul’da mesela istiklal Caddesi… Ankara’da Sakarya Caddesi bir sürü yer trafiğe kapanırken halk daha özgür, daha muazzam bir yaşam şartına kavuşturulmaya çalışılırken biz tam tersini yaptık. Yanlış oldu. Ben olsam asla trafiğe açmazdım ve orayı bir yaşam alanına dönüştürürdüm.” 

“MHP ile hiçbir alakam yok”

“MHP’nin sürpriz adayının Mehmet Keleş olması konusuna açıklık getiren Keleş, şöyle konuştu:

“MHP ile hiçbir alakam yok. Bir ilişkim de olmadı. Neden böyle bir şey çıktı bilmiyorum. Aday adaylarından biri muhtemelen seçime katılacaktır. Ben AK Partiliyim onlar MHP’li.”

“Birbirimizi karalayarak yok etmeye çalışarak bir yere gelemeyiz”

Metin Kaşıkoğlu’nun, Keleş’i bir dönem belediye başkanı yapmamak için gayret sarf ettiğini ve yapmadığını kaydeden Keleş, şu ifadelerde bulundu: “Ama bir seçimde yanlışını gördü ve “Ben yanlış yapmışım” dedi. Bizim ne derdimiz var? Birbirimizi desteklesek, sırt sırta versek… Birbirimizi karalayarak yok etmeye çalışarak bir yere gelemeyiz. Aslında benim Özlü ile kendimin adaylığı konusunda bir fark görmem ve ona yardım etmem lazım.”

“Keşke yine Dursun ağabey olsaydı”

“Hiç kimsenin Tayyip Erdoğan’a hayır deme gibi bir durumu yok.” diyen eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş, şöyle devam etti: “Ben ne dedim beni belediye başkanı da, milletvekili de, il başkanı da yapmak istese bayıla bayıla olurum. E beni görevden aldılar, salı günü dilekçeyi verdim, pazartesi açıkla dediler. Ben dilekçe verene kadar 4 kişi aday oldu. Şimdi kızacak mıyız? Dursun ağabey oldu paşa paşa da yaptı. Keşke yine Dursun ağabey olsaydı.

Konuşmasının sonunda ise birlik-beraberlik mesajı veren Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş, şunları kaydetti:

“Bizim derdimiz ne? Birbirimizi desteklersek, sırt sırta versek. Amaç memleketimize hizmetse, korkacağımız çekineceğimiz bir durum yok. Birbirimize kazık atarak, karalayıp, kötüleyerek, yok etmeye çalışarak nereye kadar gidebiliriz? Benim, kendim belediye başkanı olmam veya Faruk Özlü’nün belediye başkanı olması arasında bir fark görmemem lazım. O da AK Partili, ben de AK Partiliysem, yapabileceği şey var da yapamıyor ve ben yardımcı olabiliyorsam yardımcı olurum. Eğer bizden yardım isterse tabii ki yardımcı olacağız.”

 


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.